| Bill Kaulitz | |
|
+17diLaraTim. *~Brendy~* Buse Karabulut Vanilla x] Ekin Eris aSi RuH çArŞı BasakGul niLeyLove.* onlydakota Be_Good_To_Me deniz.bill_joe Deniz Karaduman FunnyPrincess Ozy.. ''streetdance~ eJm x) ~ dnZ 21 posters |
|
Yazar | Mesaj |
---|
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 1:38 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 1:49 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 1:59 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:04 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:05 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:13 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:15 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:15 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:20 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:22 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:26 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:27 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:35 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 2:51 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:03 pm | |
| BİLL'in ilkleri
İlk öpücük :
Tom'la aynı kızla oldu , yani bizim şehrimizin civarındaki tek tatlı kız . Ve aynı onun gibi bende bundan nefret ettim . Sanırım kimse ilk öpücük konusunda güzel bir anı saklamıyor , ben böyle bir izlenim edindim .
İlk Kız Arkadaşın :
İlk öpücüğümden az zaman sonra karşılaştım onunla . Benden daha büyük bir kızdı ve birkaç ay birlikte olduk .
İlk Sefer :
Bu konuşmamayı tercih ettiğim çok özel bir şey .
İlk Sigaran :
Bu da Tom'laydı . Sanırım 10 yaşlarındaydık . Sigara içmek için ormanın içine saklanmıştık . Tütün ve dumanın tadından iğrenmiştik bu yüzden bu deneyimi bir daha hiç tekrarlamadık
İlk Polis Olayın :
O gün kesinlikle sağduyu bölümünde bir eksiğim vardı ve tabii özellikle şans konusunda . Tom ve birkaç arkadaşı onlar “Poliss , Poliss” diye bağırarak koşarken farkettim ve onlara katıldım (ahh salağım benim yaa ) Panik tarafından ele geçirilince nedenini bile bilmeden bende onlarla kaçmaya başladım . Ve Polisin yakaladığı ben oldum . Daha sonra öğrendim ki bir parkın güzel bir yerinde ateş yakmışlardı . Ailem beni komiserlikten almaya geldi ve hiçbir şeyden yükümlü tutulmadım .
Kızlarda öğrenmek istediğin bir sır :
Neden hep tuvalete iki kişi gittiklerini anlamıyorum
Bir kızda ilk baktığın yer :
Gözler:
En son hüzünlendiğin zaman :
Noel tatili sırasında . Halk ve fanlar beni özlüyordu .
| |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:12 pm | |
| Tom'dan Bill'in Hastalığı ve Son Zamanlarda Yaptıkları Hakkında Bir Söyleşi
Ameliyattan önceki son saatlerini Bill işte bu şekilde geçiriyor !
Bill'in Ameliyatı Pazartesi için planlanmıştı ama doktorlar şuan Pazar yapılmasının daha iyi olup olmayacağını tartışıyor .
Bill'in ikiz erkek kardeşi Tom BILD Pazar'a özel bir röpörtaj verdi :
BILD Pazar : Tom erkek kardeşin bugün ya da yarın ameliyat olacak . Evdeki son günlerini nasıl geçiriyor ?
Tom Kaulitz : Bill genelde televizyon izleyerek yatakta yatıyor. Çenesini sonunda kapayabilmesi için ona DVD'ler verdik. Şuanda Prison Break'in tüm sezonlarını izliyor, bu onu meşgul tutuyor. Arada sırada kendini aşağıdaki buzdolabına sürüklüyor eşofmanlarıyla ve kendine yiyecek bir şeyler alıyor. Eğer kendini bir kutu birayla Fussi'yi izlemek için televizyonun önüne oturtsaydı küçük kardeşimle gerçekten gurur duyardım. Bence bu gerçekten hoş bir şey olurdu. (güler)
Kim Bill için yemek yapıyor ?
Tom Kaulitz : Şuanda ben onun için her gün yemek yapıyorum , özel soslu bir spagetti . Sosu , kendim de söyleyebilirim , kesinlikle harika. Sanırım bundan bıktı ama yakınamıyor bile çünkü sesini koruması gerek . Ayrıca Bill benden çok daha kötü bir aşçı . Arada bir annemiz bizi ziyarete geliyor ve yemeği o yaptığında Bill'in yüzünde görebiliyorsunuz bunun onu mutlu ettiğini .
Bu kadar uzun süre ara vermeden evde olmak nasıl bir duygu?
Tom : Yıllardır yoldayız ve birdenbire tüm gün boyunca evde oluyorsun . Etkili bir değişim . Bir deliğe doğru düşüyorsun ve birden yolda olmayı özlüyorsun . Ve Bill de şarkı söylemeyi özlüyor . Bill sadece sahnede ya da stüdyoda şarkı söylemez , genelde tüm gün evde de şarkı söyler . Sesinin zedelenmesine şaşmamalı . Şuan sessiz – bence bu sessizlik rahatlatıcı .
Bill acı çekiyor mu ? Onu neşelendiriyor musun ?
Tom : Şey , bence acı çekmiyor . Şey yani çekiyorsa bile yakınamıyor çünkü sesi yok . Genelde Bill durmaksızın konuşur ve bu gerçekten sinir edebiliyor insanı . Şuanda tüm hayatımdaki en rahat anları yaşıyorum . Eğer biri konuşuyorsa , bu benim . Ve Bill bu konuda hiçbir şey yapamıyor . Bu harika . Dün “ O kahrolasıca çeneni kapa!” diye göz kalemiyle bir kağıt parçası üzerine not yazdı . Eğer Bill'i sinir ediyorsam bu notu kaldırıyor .
Bill'le hastaneye gidecek misin ? Ne kadar kalması gerekiyor orada ?
Tom : Bill hastanede olabildiğince kısa süre kalmak istiyor istiyor . Büyük ihtimalle orada kalmaya 1-2 günden fazla dayanamaz . Onunla gidiyorum ve tüm zaman onun yanında olacağım kesin . Ailemiz , yakın arkadaşlarımız , Georg ve Gustav ve ekibimiz de tabii onu ziyaret edecek .
Bateristiniz Gustav ve Basçınız Georg ne yapıyor şuanda ?
Tom : Hmm onlar için her zaman ki gibi . Ne yapmaları gerekiyor ki ? Hiçbir şey yapmıyorlar ve her zamanki gibi Georg kendi kendine oynuyor tüm gün ve yine her zamanki gibi Gustav bisikletini sürüyor .
Hayır , dürüst olmak gerekirse Bence hepimiz aynıyız . Bu zorunlu aradan dolayı sakinleşebiliyoruz. Belki o kadar da kötü değildir .
“Tokio Hotel” ' in ameliyattan sonra aynı şekilde bir müziğe sahip olmayacağından korkuyor musun ? Bill sesinin ameliyattan sonra daha yüksek ve derin olacağından korkuyor mu ?
Tom : Dürüst olmak gerekirse kahrolasıca derecede korkuyoruz . İkimiz de . Eğer öyle olursa , Bill çoktan bana benim şarkı söylemem gerekeceği işaretlerini verdi. Aslında , Phil Collins de bir bateristti şarkı söylemeye başlamadan önce .
Yani bir acil durum planınız var. Fanlarınız da çok endişeli . Bill için bir sürü hediye var , öyle değil mi ?
Tom : Fanların yaptıkları inanılmaz ve çok tatlı . Bill şuan fan hediyeleriyle duş alıyor resmen . Çoğu Bill'in boğazından alıyor ilhamını . Gelecek kayak tatili için mükemmel bir şekilde hazır şuan . Bir sürü atkı ve şal aldı . Ayrıca bir eczane açabiliriz . Sayılamayacak kadar çok hap , multi-vitamin kapsülleri , C vitaminleri , çinko ve bir sürü başka bağışıklık sistemini güçlendirici . Eğer hepsini aynı anda alırsan hoş bir yolculuğa çıkabilirsin . | |
| |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:17 pm | |
| Bill ile ameliyatından sonra mail yoluyla yapılmış bir röportaj.
Bill Kaulitz'le , Tokio Hotel'in solisti , zedelenmiş ses telleri , şöhret denen uyuşturucu ve kendi cenaze töreni hakkında konuştuk .
> Groupie seks benim midemi bulandırıyor <
> Şuana kadar seks yapıp yapmadığım benim kendi sırrım hala <
Devamı var...
Gazeteciler için bir kural şöyle der , 18 Yaşında biriyle röpörtaj yapmak taşı sağmak kadar mantıklıdır ancak . Ama Bill Kaulitz'le bU farklı . İlk öpücüğü ya da şöhrete bağıMlılığı : GEnelde gay diye damgalanan genç star , kıdemli çoğu Alman şov dünyasının starlarından daha etkili konuşuyor . Vanity Fair Bill'le ameliyatından önce buluştu ve ameliyattan sonra e-maille iletişime geçti .
VF : Mr Kaulitz Ses tellerinden geçirdiğin ameliyattan sonra nasılsın ?
BK : Şey , anestezi altındaYken metal bir borU boğazına sokulduktan sonra biri Makasla ses tellerini kEsince nasıl hissediliyorsa öyleyim . Herkes bu duyguyu biliyor . Bunu atlattığıma çok seviniyorum . Ama hala sesim konusunda korkuyorum ve tabii iptal edilen konserlerden dolayı mahcubum .
VF : Ne kadar zaman dinlenmen gerekiyor ?
BK : Ameliyattan sonra 12 gün konuşmama izin yok . Daha sonra 4 hafta ses rehabilitasyonuna gideceğim . Bunun için sabırsızlanıyorum (!).
VF : Hadi başlangıçların hakkında konuşalım . Yaratıcılığın darbe ve hakaret dolu anılardan geldiği söylenir . Seninkiler nelerdi ?
BK : Benim için en büYük darbe anne ve babamın boşanmasıydı . 7 yaşımdaydım ve anlamıyordUM . Bu bEni çok etkiledi . Bu durum hakkında ilk albümümüzde bir şarkı vardı : “Gegen Meinen Willen”
VF : Üvey babanın bir gitar hocası olduğunu biliyoruz . Peki gerçek baban ?
BK : Kamyon Şöförü ve Hannover'de yaşıyor .
VF : 8 yaşındayken Magdeburg'dan 700 nüfuslu Loitsche kasabasına taşındın , nasıldı ?
BK : Korkunçtu ! Çünkü Ben bir kırsal alan çocuğu değilim . Tom ve benim ne kadar ilgi çektiğimizi tahmin edebiliYor olmalısınız . Bize tamamen delirmiş birer UzaylıyMışız gibi baktılar . Okulda korkunçtu . HEr sabah Wolmirtstedt'e giden otobüsü yakalamak için 5:30 'ta kalkmak zorundaydık ve 4:30 ta dönüyorduk eve . Bundan o kadar çok nefret ediyordum ki ! Ve her zaman okulda aynı yüzler . Hayatımın en kötü zamanlarıydı .
VF : Öğretmenler Kaulitz İkizlerine Nasıl Tepki verdi ?
BK : Tom ve ben 7. sınıfa kadar hep birlikteydik . Sonra ceza olarak ayrıldık . Bu bizi çok etkiledi ve suratımıza gerçek bir tokat gibi inmişti . O zamana kadar herşeyi birlikte yapmıştık . Biz tek yumurta ikiziyiz ve çok yakınız . Tabii ki disiplinin şart koştuğu transfere karşı çıktık ama ikimiz de çok geveze olduğumuz için bize birlikteyken dayanamadıklarını söylediler . Ben parmağını kaldırıp kısık bir sesle konuşan biri değildim . Hep bağırırdım . Annem her 2 günde bir okula çağrılırdı .
VF : Beğenmediğin derslerden bile iyi notlar almak senin özel yeteneğin miydi ? Nerden kaptın bunu ?
BK: Her zaman okula gereksinimim olmayacağını biliyordum çünkü ben bir şarkıcı olacaktım . Hocalar beni sınırsız sinir ettiği için de haklarımı araştırdım . Neleri yapmaya hakları olduğunu ve neleri yapmaya hakları olmadığını .. Bazen tamamen korkunç bir hocam olurdu . Bazılar bana “İyi günler” bile demek istemezdi saçlarım yapılmış ve tırnaklarım siyah boyalı olduğu için . Bu şekilde okula gelemeyeceğimi söylerlerdi . Bir tanesi bana öğretmenlik yapmak istememişti görünüşümden dolayı . “Kafan sadece güzel saçlar için değil .” gibi şeyler söylerdi . Ben bir anti-öğrenciydim ve bunlara katlanamazdım . | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:18 pm | |
| Devamı......
VF : Notların nasıldı ?
BK : Süper ! 1.8 (Almanya'da 1 en iyi not ! ) gibi bir ortalamam vardı her zaman . Bu hocalarımı en çok sinir eden şeydi .
VF : Hocalar seni incitebiliyor muydu ?
BK : Hayır incitemiyordu . Ben bir köşede tırnaklarını kemiren ucubelerden değildim . Kendimden çok emin biriydim . Okula böyle gidiyordum çünkü biliyordum herkesin benim hakkımda konuşacağını . Bundan hoşlanıyordum . Stilimle ilgi toplamak istiyordum . İnsanlar benim hakkımda konuşmalıydı .
VF : Kısa zaman önce İkinci derece okulu internet üzerinden bitirdin . Omletle Hamlet'i ayırabilmek ne kadar önemli ?
BK : Hmm , biri aralarındaki farkı söyleyebilmeli . Ama okul sistemi çok az bireysel . Neden matematik çalışmalıyım , hayatım boyunca buna asla ihtiyacım olmayacağını bilirken ? 8. sınıfta müzik sınıfını bıraktım . Herkes şok olmuştu . Ama biz sadece bazı insanların biyografilerini ezbere öğreniyorduk – 0 ilham . Hep şarkı söylemeden kötü notlar alıyordum çünkü türkü söylüyorduk . Korkunçtu !
VF : Şu klişe senin için doğru mu : Müzik yaşadığın yerden bir kaçış yolu muydu ?
BK : EVET ! Hep bunu düşünüYordUm , herkesin birbirini tanıdığı o ufak köyden kaçmayı . BeniM için En kötü şey günlük rutin . Yani Tokio Hotel'le doğru olanı yaptım . Her gün başka şehirler başka insanlar .
VF : Paparazzi ve kendini gazeteci sananlar sayesinde 24/7 izleniyorsun . Bu bir münasebetsizlik mi yoksa bir tamamlanma mı ?
BK : Küçük bir çocukken her yaptığımın kameralar tarafından çekildiğini ve dünyaya yayıldığını hayal ederdim . Sınırsız ilgi isterdim . Şuan buna ulaştım . Nasıl buna sinir olabilirim ?
VF : Tom'dan daha önemli bir insan olacak mı senin için ?
BK : Hayır . Bu herşeyin üstünde . Tom'suz bir hayat hayal edemiyorum . Bunu tanımlayamam . Bu biraz psikolojik . Aynı düşüncelere ve hayallere sahibiz . Normalde birbirimizle konuşmamız gerekmiyor .
VF: Çoğu Tek yumurta ikizi bu ortak yaşamlarını bir işkence olarak hissediyor ve bir sürü cinayet sahnesi oluşturuyorlar .
BK: Elbette biz tartışırız..ve eğer biz kavga edersek bu kötü..Birbirimize saldırırız ve birbirimizi yumruklarız.Bir yıl önce bir otel odasında birbirimize sandelyeyle saldırdık..ama biz kin tutmuyoruz..Kapılara vuruyoruz birimiz kayboluyor ve 10 dakika sonra birbirimizle tekrar konuşuyoruz..
VF : Hangisi sana daha yakın : doğal Bill mi boyanmış olan Bill mi ?
BK : Kesinlikle Boyanmış olan Bill . Doğal Bill benim için bir maske gibi . Ünlü olmasaydım bile etrafta böyle dolaşmayı isterdim . Bu tamamen bana ait .
VF : Kim seni normal halinde görüyor ?
BK : Ailem ve bu kadar .
VF : Ünlü çocuklar türlerinin en bozuk örnekleri oluyorlar çünkü büyüdükçe kendilerini harap ediyorlar. Sen de imajını ilgi çekici kılmak için böyle bir düşüş sergiler misin?
BK: Mükemmel olmadığını göstermek güzel birşey. Ama bunu stres haline getirmiyorum. Böyle birşey yap sonra da fanların gitmesin, işte bu kötü. Başından beri en nefret ettiğim şey eski müzik gruplarının veya albüm şirketlerinin defalarca bunun işe yaradığını bana anlatmaya çalışması. Tavsiye gibi birşey değil! Bir şirketle ilk buluşmamızda bbir stilist bulup görünüşümüzle oynamak istiyorlar. Hala bana ne giyeceğimi söyleyen bir stilistim yok. Bu beni sıkardı.Aynı şekilde konserlere ve kontratlara da kendimiz karar veririz çünkü kararlarını kendin verememenin felaket olduğunu düşünürüm
VF : Kimin sana “hayır” demeye hakkı var ?
BK : İşle ilgili olanlarda : kimse . Ne yönetim ne de kayıt firması . Hala dinlediğim tek kişiler en iyi arkadaşlarım ve ailem . Annem bana diyebilir : “ Bill bu hastaca “ ve ben bunu düşünürüm .
VF : Ailen hala sana annelik , babalık taslamaya çalışıyor mu ?
BK : Söylemem gerek , annemiz hiç bunu yapmadı . Ödev yapmak isteğe bağlıydı . Bize boş bir alan bıraktı ama hep bizi gözetti . Aramızda büyük bir güven var . Arkadaş gibiyiz. Anneme söylemeyeceğim gerçekten hiçbir şey yok . Ve hiçbir zaman onun bilmediği bir sırrım olmadı . Eve ilk sarhoş geldiğimde bunun hakkında ne düşündüğünü ve ondan korkmama sebep olmadığını söylemişti .
VF : Annen en azından yılbaşında saçını kendi halinde bırakmanı istiyor mu ?
BK : Hayır . Gerçekten bunu takmıyor . Saçımı ilk 9 yaşımdayken boyattım . Yeşil , mavi , beyaz ve siyah arasında değişiyordu . İlk kaş piercing'imi 13 yaşımdayken yaptırdım . Gerçekten rahattı annem .
VF: yaklaşık 200 genç kız konserlerinde uyuşturucu kullanıp senin posterlerini taşıyor ve "Muson'un içinde beni s.k" şeklinde sloganlar atıyor. Milyonlarca kızın yeni oluşan seksüel fantezilerinin objesi olmak nasıl bir duygu?
Bk: Dürüst olmak gerekirse bunun hakkında fazla düşünmüyorum. Bazen birbirimize bakıyoruz ve sonra da gülmek zorunda kalıyoruz çünkü birinin duvarında posterimizin asılı olacağını hayal edemiyoruz. Ama hep birinin duvarında asılı olmanın cool olduğunu düşünüyorum. Geçmişte genellikte odamda oturup idolüm Nena nın ne yaptığını, nerede olduğunu ya da ne düşündüğünü hayal ederim. Şimdi ise diğer insanların odalarında oturup beni düşündüklerine hala inanamıyorum. Bana göre gayet normalim, birbirimize göre sıradanız. Kendimizden bihaberiz.
VF : Ne kadar sık kendin hakkında “3. şahıstan” düşünürsün ?
BK : Bazen ama yanlışlıkla . Birşeyi yapmak için Motive olmadığım zamanlarda . Şöyle düşünürüm : “Bill ne olursa olsun bunu yapmalı çünkü bu grup için iyi “
Vf: Kendine güvenen görüntün halk içinde bazı insanlara "yaşlı" geliyor. Gerçek Bill ile görünen Bill arasında fark var mı?
Bk: Bazı şeyleri kendine göre yapıyorsun. Ama bunun dışında büyük farklar yok. Son 3 sene aralıksız geçti. Bir yere vardığınız zaman özel hayat molanız yoktu. Turdayken bile etrafımız 24 saat kameralarla çevriliydi. Herkesin birkaç saat sonra bilmediği birşeyi nasıl yaşıyabilirsin? Ama bu her zaman istediğim şeydi. Sonuçta bununla mücadele etmek zorundayım.
VF : Kıskandığımız kişiler nadiren kendilerini kıskanılası hissederler . Bill olmanın en sinir bozucu yanı ne ?
Bill : Benim gibi insanların ana problemi güvenmek . Benim birine güvenebilmem ve kendimi bırakabilmem zor . Geçen senelerde hiç yeni arkadaş edinmedim ve hiç aşık olmadım . Biriyle tanıştığımda , gerçekten dikkatli ve şüpheci oluyorum ve kendime soruyorum : Bunun arkasında ne olabilir ? İnsan Maalesef genelde garip olduğu ortaya çıkan insanlarla tanışıyor ya da basına birşeyler söyleyenlerle tanışıyor . Bu kadar ünlü olmasaydım büyük ihtimalle tanıdığım birine uzun zaman önce aşık olmuş olurdum .
VF : Kim senin güvenine en kötü şekilde ihanet etti ?
BK : Ben biriyle bana bunu yapabilecek kadar ileri gitmeme izin vermem . Bir zırh giyiyorum . Dışarı çıkmak ve kimseye önceden söylemeden birini tanımaya çalışmak vazgeçmen gereken en büyük şey . Yine de şuanki hayatım hep istediğim şekilde .
VF : Starların birbirleriyle ilişki kurmasının sebebi bu güven problemi mi ?
BK : Evet . Angelina Jolie'nin Brad Pitt'in onu ünlü olmak için kullandığı gibi bir şey hakkında endişelenmesine gerek yok . Bir ünlü kendisi gibi bir yaşama sahip olanı tercih ediyor . Kız arkadaşlarım neden direk okuldan sonra provalara gittiğimi ve neden onlarla TV önünde oturmaktansa haftasonları klüplerde çaldığımı hiç anlamazdı . Tabii ki bu çok daha zor şuan . Kim seninle bu hayatı yaşamak ister ? Ve tabii ki bu kişi anlamalı bu hayattan öylesine çıkamayacağını .
VF : En son ne zaman aşıktın ?
BK : 3.5 sene önce . Hala tek büyük aşkı bulamadım . Herkesin bunu bulduğunu zannetmiyorum . Bulduysa bile sadece bir kereliğinedir . Benim durumumda bunu bulmam için çok şans gerek .
VF : 18 yaşındasın , durmadan öpüşmeyi tercih etmez misin ?
BK : Bilmiyorum . Aslında bu yaşam yüzünden tek büyük aşkı bulmayı öpüşmeye yeğlerim. Kısa zamanımı tanıdığım biriyle paylaşmak istiyorum : Bu o tek kişi !
Devamı var... | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:20 pm | |
| Devamı..
VF : Bir kıza “Seni seviyorum” dedin mi şimdiye kadar ?
BK : Evet ama içimden gelerek değil . “Senden Hoşlanıyorum” demeliydim . Büyüdükçe bu farklılıkları daha ciddiye alıyorum . Tom büyük ihtimalle bir kızı yatağa atabilmek için her zaman “Seni seviyorum” diyordur .
VF : Aynı kız için boy ölçüştünüz mü ?
BK : Biz aynı tipi seviyoruz . Ve kız arkadaşlarımız hep birbirleriyle arkadaştılar . Bu feciydi çünkü hep bize karşı birleşirlerdi . İlk öpücüğümüz aynı kızla oldu . Tom ilkti . Ertesi gün beni öpmeye başladı . Sonra ikimiz de bunu atlattık ve onla işimiz bitmişti . Ah Tanrım , b.k gibi olduğunu düşünmüştük – ilk öpücüğün olabileceği kadar berbattı .
VF : Kaç yaşındaydınız o sırada ?
BK : 11 . Bizden 3 yaş büyük ve tecrübeliydi .
VF : Tom'un kadınlarla yarın yokmuşçasına yattığı söyleniyor .
BK : Ne isterse yapmasına izin verdim . Her gece başka birini almaya cesareti var . Ben bundan hoşlanmazdım ama biz iş bu konuya gelince çok farklıyız .
VF : Meslektaşın Robbie Williams bir keresinde Almanya'da iki tür groupie olduğunu söylemişti . Bir tür seks sırasında arkadaş olduğunuza dair kanıt olsun diye resim çekmek ister , diğer tür ise “Robbie benim için olan duygularının gerçek olduğuna emin misin ?” diye sorar seks sırasında .
BK : Tom'da bana bunu diyor . Bu kadar süre yolda olduğumuzdan , ben kimseyi yatağıma almıyorum . Bu beni tiksindiriyor , her gece yatağımda tanımadığım birinin olması . Ben hala o noktaya varmadım . Tek bir gece için bir kızı odama götürecek güvenim yok benim . Turnedeyken sahip olduğun tek özel şey otel odan . Ve birinin orada tek geceliğine uyumasına izin vermek – hayır , ben gerçekten şüpheli olurdum .
VF : Seks yaptın mı ?
BK : Ben bunun benim sırrım olmasını istiyorum .
VF : Bazı insanların senin gay olduğunu düşünmesi seni şaşırtıyor mu ?
BK : Hiçte bile . Çoğu şu klişe düşünce şekline sahip : Makyaj artı tarz bir saç modeli eşittir gay . Şunu belirtmek istiyorum ki durum böyle değil . Herkes istediğini yapabilir . Bir şey illa ki ötekisiyle bağlantılı olmak zorunda değil .
VF : Eğer bir günlüğüne kız olsaydın ne yapardın ?
BK : Kesinlikle kardeşimle ilişki kurmazdım .
VF : Ama ?
BK : Aman Tanrım , ne yapardım ? Büyük ihtimalle şuan yaptığımın aynısını çünkü ayırt etmem .
VF : Kızlara neyi yasaklamak isterdin ?
BK : Kıskanç olmamalarını çünkü kıskançlık çok önemli . Ben aşıkken hemen herşeyi kendimin ilan ederim ve asla bırakmam . Eğer benim kız arkadaşım bana : “Bill , ben o çığlık atan kızları takmıyorum . Sana tamamen güveniyorum. “ dese bu beni delirtirdi .
VF : Hiç kandırıldın mı ?
BK : Hayır . Aynı zamanda bende kimseyi kandırmadım . Sadakat benim için en önemli şey .
VF : Kız arkadaşlarını nasıl sinir ederdin ?
BK : Gerçekten yüksek sesle konuşurum . Tüm gün . Ve her zaman ellerle ve ayaklarla . Ve insanların hiç konuşmasına izin vermem . Herkes buna sinir oluyor .
VF : Hangisi daha zor : Birini sevmek mi kendini sevmek mi ?
BK : Kendini sevmek . Gerçekten olduğun herşeye katlanmak zor . Aşırı fazla kendime güvenmediğim an oluyor ve bir çukur kazıp , içine kıvrılmak , üstüme de bir battaniye çekip orada 1 sene boyunca kalmak istiyorum . Bazen bu kadar acelemiz olmasına seviniyorum , bir konser hemen diğerinin ardından , bu şekilde fazla düşünmen gerekmiyor . Yalnızlığa zamanın kalmıyor .
VF : Bir “ünlü-bakıcısı” olmadan yaşayabiliyor musun ?
BK : Kalkıp pastaneye gidemem . Yani tabii ki bunu başkası yapıyor . Ama hala günlük kullanış için uygunum çünkü benim problemim çok mükemmeliyetçi olmam . Başkalarının işleri yapmasına izin veremem . Bu normal değil ve daha kötü oluyor . Herşey detaylarına inerek düzeltilmeli çünkü tam olarak bilmeliyim gelecek olan şeyi . Yoksa deliririm . Tom da böyle stresli . Her ne kadar bir sürü insana bizi bazı şeylerden azad etmeleri için para ödesek te .. Ama biz tüm bunları yarattık , yani bu bizim için zor , başka insanlar Tokio Hotel'e karışmaya çalışınca .
Para işlerini kendin mi kontrol ediyorsun ?
Bill : Evet . Ben bunu 13 yaşımdayken yapmıştım zaten . Tüm hesaplarıma erişimim var ve bunu da kariyerimi kontrol ettiğim gibi kontrol ediyorum .
VF : Kaç milyon kazandığını biliyor musun ?
Kayıt Firmasından elinde bir pano olan kadın arkadan bağırır : “Para Hakkında Konuşmak Yok ! “
VF : Ne zaman ailene bir villa alacaksın ?
BK : Bunu karşılayacak param olur olmaz . Kesinlikle ailemle birlikte yaşamak istiyorum . Çok yakınız , bunu gergin olacağım şeklinde düşünmezdim . “Aman Tanrım , şimdi lütfen dışarı çık . “ diyeceğim bir limit yok .
VF : Hadi kaçırıldığını varsayalım . Fidye için makul miktar ne olurdu ?
BK : Tüm arkadaşlarımın birlikte toplayabileceği kadar . Tabii ki sonunda paralarını geri almalılar .
VF : Britney Spears'ın düşüşü hakkında ne düşünüyorsun ?
BK : Böyle bir şeyin nasıl olabileceğini anlıyorum çünkü bende aynı hayatı yaşıyorum . Diğer insanlar büyük ihtimalle şöyle düşünüyor : “Parası var , herşeyi elde etti . Neden sadece rahatlamıyor ?” Kendimi bir solo artisti olarak , yolda hep yalnız hayal edemiyorum . Kendime bu büyük baskıyı tek başıma taşıyabilecek kadar güvenmiyorum .
VF : Madonna 1991 yılında şöyle dedi : “Ben ancak Tanrılar kadar ünlü olduğumda mutlu olacağım.” Sence bu uygun mu ?
BK : Tabii ki bu komik bir düşünce . Ama bunu tamamen anlayabiliyorum çünkü bir durak yok . Şunu demiyorsun : “Hmm artık Almanya'da meşhurum ve bu yeterli .” Her yerde olabileceğin kadar başarılı olmayı arzuluyorsun . Aşırı zengin olsam da kendi adam olsa da devam ederim . Bu doğru . Şöhret bir uyuşturucu . Tedavisi büyük bir darbe olurdu , zor başa çıkabilirdim .
VF : Eğer uyuşturucular yasak olmasaydı hangisini denemek isterdin ?
BK : Artık herşeyi kontrol etmeye ihtiyaç duymamamı sağlayacak rahatlatıcı birini .
VF : Sen Rüyalarında bir Star mısın ?
BK : Bir keresinde bir kabus görmüştüm . Camdan yapılmış bir odada Yatakta yatıyordUM ve Etrafım tonlarca resmimi çeken fotoğrafçılar vardı . Ekibimize şunu diyordum : “ B.k , b.k , onları dışarı çıkartamaz mısınız ? “ Ama biri şöyle diyordu : “Hayır bunu yapamam . Senin bir randevun vardı ama sen uyuya kaldın” Ama ben hiç randevularımı kaçırmam . Her zaman 3 alarm saatim olur (Benimde 3 tane var ) uyuya kalmayayım diye ve hiçbir zaman geç kalan biri olmadım .
VF : Neden kimse seni dans ederken görmedi ?
BK : Ben hiç dans etmem . Sadece bir köşede otururum – gerçekten sarhoş olmadığım sürece . Eer öyleysem yaparım . Bence dans etmek kız işi . Her ne kadar bu biraz adice gelecek olsa da , sadece kızların her yerde dans etmesi gerekiyor .
VF : Bazen kendi cenazeni düşünüyor musun ?
BK : Söylemeliyim ki : Evet . Benimle yaşıt oan arkadaşlarımda bunu düşünüyor . Kimin orada olacağını ve kimin senin için gerçekten ağlayacağını hayal ediyorsun .
VF : Cenazende hangi müzik çalmalı ?
BK : “Labirent” filminden David Bowie'nin “Magic Dance” i . Bu gerçekten komik bir şarkı ve “Labirent” filmi benim çocukluğumdan kalma bir film ama hala seviyorum .
VF : Tabutunda ne giyeceksin ?
BK : Herşeyim siyah olacak ve bir deri ceket giyeceğim . Son dileğim kesinlikle saçlarımın yapılmış olması olacaktır . Umarım yeterince saçım kalmış olacak . Olmazsa da birinin kesinlikle kafama bir peruk takması gerek . | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:26 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:29 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:31 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:34 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:42 pm | |
| | |
|
| |
*~Brendy~* HsmFan Üyesi
Mesaj Sayısı : 3512 Yaş : 29 Kayıt tarihi : 19/05/09
| Konu: Geri: Bill Kaulitz Salı Tem. 07, 2009 3:48 pm | |
| | |
|
| |
| Bill Kaulitz | |
|